15 Kasım 2012 Perşembe
Komplo Teorisi
1 Araç trafiği yer altına alınmalıdır.
2 Meydandaki taksim başlangıçlı otobüs hatlarına yer altında alan oluşturulamaz. Muhtemelen o hatlar kaldırılacaktır.
3 Taksim'de şu anda park olan yer eski taksim stadıdır. Tarihi futbol maçlarının fotoğraflarında görünen bina da o kışladır. İsterseniz Taksim'e stadı da yeniden yapalım...
4 İhtiyaç olsa idi o kışla binası yıkılmazdı zaten. Her ölüyü diriltmeye gerek yok zaten...
5 Eğer bütün ölüleri dirilteceksek Cevahir AVM'nin önünde olması gereken ve inşaat sırasında seneler içerisinde yavaş yavaş tuğla tuğla sökülüp traşlanarak yok edilen gar binasını da yerine geri koyalım.
6 Devletin ve belediyelerin idarecileri kendini padişah zannetmekten vazgeçip bizim personelimiz oluğunu anlayana kadar anket falan yapılmaz... Nurettin Sözen'de kimseye danışmadan geleneksel kırmızı otobüslerimizi iğrenç turuncu ve mavi yapmıştı... Sonra da anket yapıyormuş gibi yapıp sadece boyama şeklini sordular ve yine bildiklerine okudular.. Bostancı Sedef adası ve İnciburnu vapurlarının adını da sormadan değiştirdiler. Emin Kul kimdir acaba? Şehir hatlarını İDO'ya bağlarken sordular mı?
7 Eğer fayda sağlamak için yapılan bir proje ise yayalara kilometrelik U dönüşler yaptıran bir proje nasıl bir yarar sağlıyor olabilir... Meydan inşaatı bölüm bölüm yapılacak o tahta perdelerin üzerinden yayalar için geçici üst geçitler yapılabilirdi... Hem burası İstanbul'un en önemli hinterlantıdır... Çağlayan inşaatı gibi kolayca yapamazsınız... ki orası da ayrı bir problemdir...
8 Bu projenin temiz kalpli bir trafiksiz taksim projesi olmadığını ayırt edecek kadar yaş yaşadım. Doğuracağı arızaları engellemenin tek yolu projeye karşı çıkmaksa tamamına karşıyım...
9 Önce meydan kazıldığı için anıtı kaldıracaklar... ya da inşaat sırasında çökme oldu anıt hasar gördü , tamire gönderdik falan diye anıttan kurtulacaklar... Herkesin gözü inşaat halinde anıtsız Taksim'e alışacak...
10 Sonra kışla binası inşaa edilerek alış veriş ve kültür merkezi yapılacak...
11 Onun ardından burada Osmanlı Türk sentezi tarihi kışla binasında mis gibi kültür merkezi var.. Şu kominist sovyet modeli çirkin simsiyah AKM binasından kurtulalım... Zaten ihtiyaç da yok, yeni kışla binası bu işi gayet güzel görüyor diyerek AKM'den kurtulacaklar...
12 veeeee boşalan alana da kooocccaamann, senelerdir olsun diye uğraştıkları camiyi yapıverecekler...
13 Bilmem bu komplo teorisi mi, ama aklıma bir çırpıda geliverdi...
1 Haziran 2012 Cuma
Kürtaj..............
Her kes bu RTE denen adamın uydusu olmuş. O bir şey işaret ediyor.
Hep bir ağızdan her kes onu konuşuyor...
Günlerdir TV ve Sosyal ağlarda Kürtajdan başka
bişey konuşulmaz oldu.. Ne THY grevi kaldı ne
Ergenekon, ne şike davası, ne memur zamları, ne
de başka bişey.. Adamlar canlarının istediği
gibi oynuyorlar bizle.. Önümüze bir kemik atıp
onunla oynamamızı seyrederken bir yandanda diledikleri şeyi
yapıyorlar....
Daha da kötüsü biz o kemikle oynarken de
bizi istedikleri kıvama getiriyorlar.. Bir kişi de
ayılıp, konudan sapıyoruz esas mesele o değldir
demiyor.. Kürtaj haktır herşeyden önce kadın
hakları ile falan da alakası yoktur. İnsan hakları
ile alakası vardır... ( kadın kendini insan olarak
görmez mi ki insan hakları tartışacağımıza kadın
hakları tartışırız onu da pek anlamış değilim )
Adamlar sağlık sepeplerinden falan bahsedip
konuyu sulandırıyor.. Karşı olduğunu sanan taraf
ta kendini kanıtlamak için ama tecavüz ,
savaş suçları falan diye adamların karşısında
eveleyip geveliyor.. Kendini aydın sanan
dangalaklar biraz karşı tarafı anlamaya çalışma
zahmetine katlanıp onların argümanları ile karşı
çıksa salaklar apışıp kalacak. Sen konuyu esastan
uzaklaşıp sadece tecavüzden sonra kürtaj
olunuyormuş gibi savunmaya kalkarsan
adamlarada ne var ki tecavüz çocuğuna devlet
bakar diyiverirler.
Kimse çıkıp söyleyemiyor kürtaj bir hak ve
ihtiyaçtır diye... Herkes çocuk sahibi olmak
istemeyebilir. Kimisi hiç çocuk istemeyebilir.
Kimisi 3. 4. çocuğu istemeyebilir. Kadın vücudu
her ay gebeliğe hazır hale geliyor diye 9- 10 ayda
bir hamile mi kalması gerekiyor..? Siz sadece
tecavüz madurlarından bahsederek kürtajı
savunursanız adamlar sizi donunda sallar. Evli
bile değilken kimse çocuk sahibi olmak istemez.
ya da çok azınlıktadır. Durumun da cinayetle falan alakası yoktur.
Belli bir haftaya kadar sadece tohumdur. Hem tıbbi hem dini kaynaklar bunu her zaman doğrulamıştır.
Ama konuyu sürükleye sürükleye getirdikleri
nokta.. Sanki kürtaj yasa ile zorunlu bişeymiş de
doğurma haklarını geri istiyorlarmış , biz de
onların doğurma haklarını engelliyormuşuz gibi bir durum var ortada...
Bu mudur...?
Evet şu an tartışılan resmen bu dur..
Aydın geçinen bilirkişi tayfası adamların istediği
yönden konuyu tartışmaya devam ederse ana
fikirden uzaklaşır ve bu durumda aslında kürtajın
olmaması gerekn bir şey olduğunu sadece sağlık sorunları olduğunda
ve tecavüz durumlarında olabileceğini baştan
kabul etmiş durumuna düşerler. ...Ve tam da bu
durumdadırlar. Sonra ne olacak ? Pazarlık edilip
yasaya böyle bir makyaj yapılacak ve hafta
sınırlaması darltılacak.. Şaşkın aydınlar da zafer
kazandıklarını zannedecek .. Ama adamlar sizi
istediği noktaya getirmiş olacak aslında..
Esas mesele dini olduğu iddia edilen kendi yaşam biçimlerinin hakim olduğu
bir toplum yapısı oluşturmak..
Diyecekler ki siz evli bile değilken nasıl birlikte yaşıyorsunuz.
Bu olmaz.... Sevgili mi o da ne .. ? Çok ayıp..
Evlenmeden birlikte olmak yasak...
Nerde Moda' da sokakta bira içenler ?
Asmalı' nın sokak zenginliği nerede ?
Hatırlamıyorsunuz bile değil mi ?
Sonra evli olmayanlar arasındaki ilişkinin zina sayılması, ardından zinanın suç sayılması , recm cezası falan
gelecek.. Zaten zina nedir ki ? O bile göreceli
aslında...
Kuranı bilmeden ve anlamadan bu
adamlarla tartışamazsınız . Asla da
kazanamazsınız.. Çünkü pis arap adetlerini ve
kendi cahilliye geleneklerini , karacahil
seçmenlerine din diye yutturdukları gibi size de
yutturuyorlar.. Siz de hak hukuk falan diye lafa başladığınızda
onların seçmeni gözünde yaya kalıyorsunuz.
Kur' anda tek bir ayet bile olmayan konularda hükümler veriyorlar...
Kur'anda imam nikahı diye bir kavram yoktur.
Nikah bile yoktur.. Sadece karşılıklı hakların
korunması için birlikte olunduğunun, birbirine eş
olunduğunun şahitler tarafından biliniyor olması
yeter ve geçerlidir. Bunu bile bilmeyen aydın
tayfası, cahile sarıp oy alan, dinin esas düşmanı,
din tacirleri ile başa çıkamaz..
Özetle aydın geçinen çok bilmiş tayfası siz bu
cahillikle, cahilin üzerinden oy alanlarla
mücadele etmeniz mümkün değil.
Bu kafa ile '' Yetmez ama evet '' diyenler gibi AKP ye farkında
olmadan destek olursunuz o kadar...
Hep bir ağızdan her kes onu konuşuyor...
Günlerdir TV ve Sosyal ağlarda Kürtajdan başka
bişey konuşulmaz oldu.. Ne THY grevi kaldı ne
Ergenekon, ne şike davası, ne memur zamları, ne
de başka bişey.. Adamlar canlarının istediği
gibi oynuyorlar bizle.. Önümüze bir kemik atıp
onunla oynamamızı seyrederken bir yandanda diledikleri şeyi
yapıyorlar....
Daha da kötüsü biz o kemikle oynarken de
bizi istedikleri kıvama getiriyorlar.. Bir kişi de
ayılıp, konudan sapıyoruz esas mesele o değldir
demiyor.. Kürtaj haktır herşeyden önce kadın
hakları ile falan da alakası yoktur. İnsan hakları
ile alakası vardır... ( kadın kendini insan olarak
görmez mi ki insan hakları tartışacağımıza kadın
hakları tartışırız onu da pek anlamış değilim )
Adamlar sağlık sepeplerinden falan bahsedip
konuyu sulandırıyor.. Karşı olduğunu sanan taraf
ta kendini kanıtlamak için ama tecavüz ,
savaş suçları falan diye adamların karşısında
eveleyip geveliyor.. Kendini aydın sanan
dangalaklar biraz karşı tarafı anlamaya çalışma
zahmetine katlanıp onların argümanları ile karşı
çıksa salaklar apışıp kalacak. Sen konuyu esastan
uzaklaşıp sadece tecavüzden sonra kürtaj
olunuyormuş gibi savunmaya kalkarsan
adamlarada ne var ki tecavüz çocuğuna devlet
bakar diyiverirler.
Kimse çıkıp söyleyemiyor kürtaj bir hak ve
ihtiyaçtır diye... Herkes çocuk sahibi olmak
istemeyebilir. Kimisi hiç çocuk istemeyebilir.
Kimisi 3. 4. çocuğu istemeyebilir. Kadın vücudu
her ay gebeliğe hazır hale geliyor diye 9- 10 ayda
bir hamile mi kalması gerekiyor..? Siz sadece
tecavüz madurlarından bahsederek kürtajı
savunursanız adamlar sizi donunda sallar. Evli
bile değilken kimse çocuk sahibi olmak istemez.
ya da çok azınlıktadır. Durumun da cinayetle falan alakası yoktur.
Belli bir haftaya kadar sadece tohumdur. Hem tıbbi hem dini kaynaklar bunu her zaman doğrulamıştır.
Ama konuyu sürükleye sürükleye getirdikleri
nokta.. Sanki kürtaj yasa ile zorunlu bişeymiş de
doğurma haklarını geri istiyorlarmış , biz de
onların doğurma haklarını engelliyormuşuz gibi bir durum var ortada...
Bu mudur...?
Evet şu an tartışılan resmen bu dur..
Aydın geçinen bilirkişi tayfası adamların istediği
yönden konuyu tartışmaya devam ederse ana
fikirden uzaklaşır ve bu durumda aslında kürtajın
olmaması gerekn bir şey olduğunu sadece sağlık sorunları olduğunda
ve tecavüz durumlarında olabileceğini baştan
kabul etmiş durumuna düşerler. ...Ve tam da bu
durumdadırlar. Sonra ne olacak ? Pazarlık edilip
yasaya böyle bir makyaj yapılacak ve hafta
sınırlaması darltılacak.. Şaşkın aydınlar da zafer
kazandıklarını zannedecek .. Ama adamlar sizi
istediği noktaya getirmiş olacak aslında..
Esas mesele dini olduğu iddia edilen kendi yaşam biçimlerinin hakim olduğu
bir toplum yapısı oluşturmak..
Diyecekler ki siz evli bile değilken nasıl birlikte yaşıyorsunuz.
Bu olmaz.... Sevgili mi o da ne .. ? Çok ayıp..
Evlenmeden birlikte olmak yasak...
Nerde Moda' da sokakta bira içenler ?
Asmalı' nın sokak zenginliği nerede ?
Hatırlamıyorsunuz bile değil mi ?
Sonra evli olmayanlar arasındaki ilişkinin zina sayılması, ardından zinanın suç sayılması , recm cezası falan
gelecek.. Zaten zina nedir ki ? O bile göreceli
aslında...
Kuranı bilmeden ve anlamadan bu
adamlarla tartışamazsınız . Asla da
kazanamazsınız.. Çünkü pis arap adetlerini ve
kendi cahilliye geleneklerini , karacahil
seçmenlerine din diye yutturdukları gibi size de
yutturuyorlar.. Siz de hak hukuk falan diye lafa başladığınızda
onların seçmeni gözünde yaya kalıyorsunuz.
Kur' anda tek bir ayet bile olmayan konularda hükümler veriyorlar...
Kur'anda imam nikahı diye bir kavram yoktur.
Nikah bile yoktur.. Sadece karşılıklı hakların
korunması için birlikte olunduğunun, birbirine eş
olunduğunun şahitler tarafından biliniyor olması
yeter ve geçerlidir. Bunu bile bilmeyen aydın
tayfası, cahile sarıp oy alan, dinin esas düşmanı,
din tacirleri ile başa çıkamaz..
Özetle aydın geçinen çok bilmiş tayfası siz bu
cahillikle, cahilin üzerinden oy alanlarla
mücadele etmeniz mümkün değil.
Bu kafa ile '' Yetmez ama evet '' diyenler gibi AKP ye farkında
olmadan destek olursunuz o kadar...
30 Mayıs 2012 Çarşamba
Başbakan' ın Serveti ....
Başbakan’ın 18 Yılda Serveti 730 Kat Arttı | Selçuk Haber - Selçuk Efes Haberleri - Selçuk Bölge Hab
www.selcukhaber.com
Bütün zamanların en berbat İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen' in ardından İstanbul' a Kimin Başkan olacağının da belirlleneceği 1994 Yerel seçimlerinde; taraflı tarafsız herkesin üzerinde uzlaştığı ANAP adayı İlhan Kesici' nin Başkanlığına neredeyse kesin gözü ile bakılıyordu. Nurettin Sözen rezilliğinden ders çıkaramamış basiretsiz ve beceriksiz sevgili sol kanadımız son dakikada İlhan Kesici ' nin karşısına Zülfü Livaneli ' yi çıkarıyordu... Son derece medeni iki adayın kendilerinden daha medeni kampanyaları ile hangisi olursa olsun tüm problemlerimizin çözüleceği duygusu ülkede iklimine hakim olmuştu. Seçim gecesi merkeze yakın bölgelerden gelen sandık sonuçları iki aday arasındaki yarışın 100- 150 oy gibi bir farkla sonuçlanacağını gösteriyordu. Her ikisinin de istanbul için çok hayırlı olacağı duygusu ile herkes yatağına yattı o gece... Sabah kaltıklarında ne mi olmuştu ? :))))
Gece herkez uyurken şehrin dış semtlerinden gelen oylar da sayılmış ve herkesin, adını hayatlarında ilk kez o sabah duyduğu Refah Partisi adayı Recep Tayyip Erdoğan artık İstanbul Belediye Başkanı olmuştu :)))) Hepimize Hayırlı olsun........
Eğer servet sahibi birisi isen 18 yılda bunu değil 730 kat 1730 kat bile arttırabilirsin.. Bu matematikte bir tuhaflık yok... bence çok ta normal olmayan esas durum şu...
İETT de bakım onarım şefliği tamirhanesinde teknisyenken.. sendikada işçi temsilciliği yapmaya başlayıp oradanda Refah Partisi gençlik kollarına katılan bu delikanlı, kucağına düşen istanbul belediye başkanlığı görevini sadece 3 yıl sürdürebilmiş ve 3 yılın sonunda görevden alınmıştı.. Görevden alındığı tarihte bu günkü AKP nin ana kaynağını oluşturan Bir milyar dolar parası vardı... Esas sorulması gereken budur.. Nasıl oluyor da oluyor...?
www.selcukhaber.com
Bütün zamanların en berbat İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen' in ardından İstanbul' a Kimin Başkan olacağının da belirlleneceği 1994 Yerel seçimlerinde; taraflı tarafsız herkesin üzerinde uzlaştığı ANAP adayı İlhan Kesici' nin Başkanlığına neredeyse kesin gözü ile bakılıyordu. Nurettin Sözen rezilliğinden ders çıkaramamış basiretsiz ve beceriksiz sevgili sol kanadımız son dakikada İlhan Kesici ' nin karşısına Zülfü Livaneli ' yi çıkarıyordu... Son derece medeni iki adayın kendilerinden daha medeni kampanyaları ile hangisi olursa olsun tüm problemlerimizin çözüleceği duygusu ülkede iklimine hakim olmuştu. Seçim gecesi merkeze yakın bölgelerden gelen sandık sonuçları iki aday arasındaki yarışın 100- 150 oy gibi bir farkla sonuçlanacağını gösteriyordu. Her ikisinin de istanbul için çok hayırlı olacağı duygusu ile herkes yatağına yattı o gece... Sabah kaltıklarında ne mi olmuştu ? :))))
Gece herkez uyurken şehrin dış semtlerinden gelen oylar da sayılmış ve herkesin, adını hayatlarında ilk kez o sabah duyduğu Refah Partisi adayı Recep Tayyip Erdoğan artık İstanbul Belediye Başkanı olmuştu :)))) Hepimize Hayırlı olsun........
Eğer servet sahibi birisi isen 18 yılda bunu değil 730 kat 1730 kat bile arttırabilirsin.. Bu matematikte bir tuhaflık yok... bence çok ta normal olmayan esas durum şu...
İETT de bakım onarım şefliği tamirhanesinde teknisyenken.. sendikada işçi temsilciliği yapmaya başlayıp oradanda Refah Partisi gençlik kollarına katılan bu delikanlı, kucağına düşen istanbul belediye başkanlığı görevini sadece 3 yıl sürdürebilmiş ve 3 yılın sonunda görevden alınmıştı.. Görevden alındığı tarihte bu günkü AKP nin ana kaynağını oluşturan Bir milyar dolar parası vardı... Esas sorulması gereken budur.. Nasıl oluyor da oluyor...?
4 Nisan 2012 Çarşamba
Bağış' la Bizi Scotty...........
www.youtube.com
1.3.2012 - Bagis attends HARDTALK on BBC WORLD - Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış BBC'de yayımlanan Hardtalk programına konuk oldu.
Bağış : Tutuklu Gazeteciler Tecavüzcülük Gibi Suçlardan Dolayı Hapiste
Utanmaz yalancı... yüzündeki ifade bile nasılda suçlu çocuğun vazoyu başkası kırdı demesi gibi korkak ve inandırıcılıkten uzak...
Arkadaşım : ABİ GERÇEKTEN GAZETECİLERİN BİR DOKUNULMAZLIĞI FALAN MI OLMALI DİYE DÜŞÜNÜYORSUN. GAZETECİ TECAVÜZ SOYGUN SUÇUNDAN VE TECAVÜZ SUÇUNDAN CEZA ALMASIN TARAFTARIMISIN. SENDE OLMAYAN BİR ÖZGÜRLÜK NEDEN GAZETECİDE OLSUN. FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ İSE İNANÇ ÖZGÜRRLÜĞÜNÜN ÖNÜNÜNDE AÇILMASI GEREKMEZMİ? FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ SIRF BİRİSİNDE BASIN KARTI VAR DİYE İSTEDİĞİ GİBİ BENİM HAKKIMDA İLERİ GERİ MESNETSİZ ATIP TUTMASINI GEREKTİRMEZKİ. BUNLAR ATIP TUTARKEN YALAN VE SİSTEMATİK BİR YIPRATMA POLİTİKASI İLE BUNU YAPTIKLARINDAN YARGILANMIYORLARMI. GAZETECİ OLDUKLARI İÇİN DEĞİL DARBECİ PEZEVENKLERİN EKMEKLERİNE YAĞ SÜRDÜKLERİ İÇİN İÇERDELER. KANUNLARIDA EGEMEN BAĞIŞ YAZMADI HER HALDE VEYA HAKİM VE SAVCIDA DEĞİL BU EGEMEN.
Ahmet Gül : Canım Kardeşim Bir çok konuda hem fikir olduğumuzu gayet iyi biliyorsun.... Benim yazma dürtümü kışkırtmak için satırlarca yazıyorsun belki :) biliyorsun ki gaza gelirsem yüzlerce satır cevap yazabilirim.. özetle sana sadece şunu söylemek istiyorum . Haklı olmak ile haksız olmamak arasında dağlar kadar fark vardır. Ropörtajı yapan adam AHim deki 1000 kadar gazeteci davasındab bahsediyor. AHİM e sıra gelmemiş bir yığın adam var. Tabiii ki tecavüz ya da hırsızlık suçu işleyen birisini gazeteci olmak kurtarmamalı. Ama gazeteci de korkmadan yazabilmeli. benim korkmadan konuşabildiğim gibi. Bahsi geçen kişilere isnat edilen suçların ne kadarı gerçek.. yasayı yapan kim ? yasayı yapanı seçen ne kadar bilinçli? gerçekten yargının bağımsız olduğuna inanıyor musun ? siyasi görevleri üstlenen adamlar intikam peşine düşerse görevlerini yerine getiremezler. adalet ve kanunsa bu herkes için geçerli olmalı. karalandığını düşündüğün siyasilerin sütten çıkmış ak kaşık olduğuna inanıyor musun ? En azından benim inanaçlarımı istismar ediyor olmaları dahi suçtan önce günahtır. Bu günahın vicdani ağırlığı yasanın cezasından daha ağırdır. Hükümetin herkesi dinlediği işlerine gelene yol açıp işlerine gelmeyeni şantajla yola getridiğini cümle alem biliyor. Kimlerin nasıl ve hangi liyakatle ne görevlerde olduğu da ayrı bir konu.. Fırsatını buldum herkesi kucağımdan geçireyim mantığı ile devlet idare edilmez. Hükümetin karşısındaki iktidarsız muhallefet sayesinde istedikleri gibi at oynatıyorlar. Mazlum ayağına yatıp halkın genetik duygusallığını kullanıyorlar. daha fazla yazmaya tahammülüm yok... Egemen Bağış Yalan Söylüyor. Ne kadar çok tecavüzcü gazeteci varmış meğerse memelekette ?
Arkadaşım : Tamam hepsi tecavüzcü değil kabul fakat ilk linç girişimini onlar başlatmadılarmı? Bu adamlar için 28 şuhalar e muhtıralar 363 ler yapılmadımı? Otobüsleri haremlik selamlık yapacaklar her kese türban giydirecekler demedilermi? Ne oldu adamlar%50 oy aldı kanun yapamazsın dediler.onlarda kendilerini korurken intikam alıyor görüntüsü verdiler
Ahmet Gül : Ben de onu diyorum :) % 50 de almadığı var....
Ahmet Gül : Ve buna da sadece ''görüntü kirliliği'' diyip geçelim o zaman ...:)))
Arkadaşım : abi bunları yazana kadar makaleni bitirirdin:)
1.3.2012 - Bagis attends HARDTALK on BBC WORLD - Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış BBC'de yayımlanan Hardtalk programına konuk oldu.
Bağış : Tutuklu Gazeteciler Tecavüzcülük Gibi Suçlardan Dolayı Hapiste
Utanmaz yalancı... yüzündeki ifade bile nasılda suçlu çocuğun vazoyu başkası kırdı demesi gibi korkak ve inandırıcılıkten uzak...
Arkadaşım : ABİ GERÇEKTEN GAZETECİLERİN BİR DOKUNULMAZLIĞI FALAN MI OLMALI DİYE DÜŞÜNÜYORSUN. GAZETECİ TECAVÜZ SOYGUN SUÇUNDAN VE TECAVÜZ SUÇUNDAN CEZA ALMASIN TARAFTARIMISIN. SENDE OLMAYAN BİR ÖZGÜRLÜK NEDEN GAZETECİDE OLSUN. FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ İSE İNANÇ ÖZGÜRRLÜĞÜNÜN ÖNÜNÜNDE AÇILMASI GEREKMEZMİ? FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ SIRF BİRİSİNDE BASIN KARTI VAR DİYE İSTEDİĞİ GİBİ BENİM HAKKIMDA İLERİ GERİ MESNETSİZ ATIP TUTMASINI GEREKTİRMEZKİ. BUNLAR ATIP TUTARKEN YALAN VE SİSTEMATİK BİR YIPRATMA POLİTİKASI İLE BUNU YAPTIKLARINDAN YARGILANMIYORLARMI. GAZETECİ OLDUKLARI İÇİN DEĞİL DARBECİ PEZEVENKLERİN EKMEKLERİNE YAĞ SÜRDÜKLERİ İÇİN İÇERDELER. KANUNLARIDA EGEMEN BAĞIŞ YAZMADI HER HALDE VEYA HAKİM VE SAVCIDA DEĞİL BU EGEMEN.
Ahmet Gül : Canım Kardeşim Bir çok konuda hem fikir olduğumuzu gayet iyi biliyorsun.... Benim yazma dürtümü kışkırtmak için satırlarca yazıyorsun belki :) biliyorsun ki gaza gelirsem yüzlerce satır cevap yazabilirim.. özetle sana sadece şunu söylemek istiyorum . Haklı olmak ile haksız olmamak arasında dağlar kadar fark vardır. Ropörtajı yapan adam AHim deki 1000 kadar gazeteci davasındab bahsediyor. AHİM e sıra gelmemiş bir yığın adam var. Tabiii ki tecavüz ya da hırsızlık suçu işleyen birisini gazeteci olmak kurtarmamalı. Ama gazeteci de korkmadan yazabilmeli. benim korkmadan konuşabildiğim gibi. Bahsi geçen kişilere isnat edilen suçların ne kadarı gerçek.. yasayı yapan kim ? yasayı yapanı seçen ne kadar bilinçli? gerçekten yargının bağımsız olduğuna inanıyor musun ? siyasi görevleri üstlenen adamlar intikam peşine düşerse görevlerini yerine getiremezler. adalet ve kanunsa bu herkes için geçerli olmalı. karalandığını düşündüğün siyasilerin sütten çıkmış ak kaşık olduğuna inanıyor musun ? En azından benim inanaçlarımı istismar ediyor olmaları dahi suçtan önce günahtır. Bu günahın vicdani ağırlığı yasanın cezasından daha ağırdır. Hükümetin herkesi dinlediği işlerine gelene yol açıp işlerine gelmeyeni şantajla yola getridiğini cümle alem biliyor. Kimlerin nasıl ve hangi liyakatle ne görevlerde olduğu da ayrı bir konu.. Fırsatını buldum herkesi kucağımdan geçireyim mantığı ile devlet idare edilmez. Hükümetin karşısındaki iktidarsız muhallefet sayesinde istedikleri gibi at oynatıyorlar. Mazlum ayağına yatıp halkın genetik duygusallığını kullanıyorlar. daha fazla yazmaya tahammülüm yok... Egemen Bağış Yalan Söylüyor. Ne kadar çok tecavüzcü gazeteci varmış meğerse memelekette ?
Arkadaşım : Tamam hepsi tecavüzcü değil kabul fakat ilk linç girişimini onlar başlatmadılarmı? Bu adamlar için 28 şuhalar e muhtıralar 363 ler yapılmadımı? Otobüsleri haremlik selamlık yapacaklar her kese türban giydirecekler demedilermi? Ne oldu adamlar%50 oy aldı kanun yapamazsın dediler.onlarda kendilerini korurken intikam alıyor görüntüsü verdiler
Ahmet Gül : Ben de onu diyorum :) % 50 de almadığı var....
Ahmet Gül : Ve buna da sadece ''görüntü kirliliği'' diyip geçelim o zaman ...:)))
Arkadaşım : abi bunları yazana kadar makaleni bitirirdin:)
15 Mart 2012 Perşembe
Müslüman Türkiye
Müslümanlık ile hiç bir alıp veremediğim yok.. Hatta iyi bir müslüman olduğumu düşünüyorum.... Güzeller güzeli dinimin manasının şekilde değil kaalpte olduğuna inanıyorum. Ama kendini benden daha iyi müslüman olarak görenlerin benimle bir alıp veremediği olduğu kesin... Müslüman olmadan önce Türküm. Türk olmadan önce Çerkezim, Boşnağım, Gürcüyüm, Özbeğim. Hepsinden önce insanım....
Eyyyyy kendini benden daha iyi müslüman olarak gören insanlıktan nasibini almamış zavallı, dini yürekte değil şekilde gören cühela takımı....
Dinimizde Allah la kulun arasına girilmez...
Çık Allahımla aramızdan, safsataların ve aşşağılık siyasi emellerin, pis sakalların ve karanlık çarşaflarınla önümü kapatma. Yarattığuın gürültü ve görüntü kirliliği ve cahil tavlama dezenformasyonunla yolumu tıkıyorsun... Sizin Rezilliğinizden Cuma ya gidemez oldum. Yıldızlar şahidim.....
Allah ulaşmaya çalıştığım her yolda karşıma siz çıkıp bana engel oluyorsunuz..
İnsanlar sizden tiksinirken inançtan uzaklaşıyor...
''Ya Müslüman Türkiye ya da Hiç'' miş......
Lafın doğrusu Ya istiklal Ya ölüm .....
Yiyorsa götünüz ölün de görelim.......
Eyyyyy kendini benden daha iyi müslüman olarak gören insanlıktan nasibini almamış zavallı, dini yürekte değil şekilde gören cühela takımı....
Dinimizde Allah la kulun arasına girilmez...
Çık Allahımla aramızdan, safsataların ve aşşağılık siyasi emellerin, pis sakalların ve karanlık çarşaflarınla önümü kapatma. Yarattığuın gürültü ve görüntü kirliliği ve cahil tavlama dezenformasyonunla yolumu tıkıyorsun... Sizin Rezilliğinizden Cuma ya gidemez oldum. Yıldızlar şahidim.....
Allah ulaşmaya çalıştığım her yolda karşıma siz çıkıp bana engel oluyorsunuz..
İnsanlar sizden tiksinirken inançtan uzaklaşıyor...
''Ya Müslüman Türkiye ya da Hiç'' miş......
Lafın doğrusu Ya istiklal Ya ölüm .....
Yiyorsa götünüz ölün de görelim.......
14 Mart 2012 Çarşamba
YAN MADIMAK
2 Temmuz 1993 Cuma günü evlendim. Henüz öğrenci olduğumuz için devam etmekte olan sınavların takvimine göre bu tarihi çok önceden belirlemiştik. Belirlediğimiz bu tarihin Türkiye' nin alnındaki kocaman kara lekenin tarihi olacağına dair hiç bir fikrimiz yoktu. Nikahtan sonra balayına çıktık. Bir kaç gün sonra farkettik ki etrafta derin bir sessizlik var. Konuştuğumuz insanlar asık yüzlü, tatsız ve mutsuz. Biraz kurcalayınca anlaşıldı ki biz evlenirken Sivas Madımak otelde insanlar diri diri yanıyormuş.
Yıl olmuş 2012 , aradan 19 sene geçmiş.
Bu süre zarfında ben okulu bitirdim, yüksek lisans yaptım, askere gittim, baba oldum, boşandım, eşim yeniden evlendi, yeniden anne oldu, oğlum liseye başladı, 3 kere iş yeri , 5 kere ev değiştirdim, birer ikişer sene ara ile aile büyüklerini laybettik, bir kaç yerel ve küresel kriz yaşandı, ülkeler yönetimler değiştirdi.....
1993 senesinde henüz birbirimize sms ve tweet atmıyor facebook'ta paylaşımlarda bulunmuyorduk. Metro ve metrobüs hayatımızda yoktu. Pluton güneş sisteminin parçası sayılıyordu. Hakan Şükür, Nihat Kahveci ve Arda Turan yurt dışı transferler yapmamış, dünya ve avrupa kupalarında 3. olmamış. Eurovisionu kazanmamıştık...
O gün doğanlar bu gün oy kullanıyor...
Ergenekon, balyoz ve şike davalarından kimlerin ne zamandır nasıl içeride yattığını bilirken bu aşşağılık katillerin bir tek gün bile ceza almadan haklarındaki davanın düşmüş olması Türkiye' nin asla alnından silemeyeceği bir lekedir.
Başta Aziz Nesin olmak üzere bir çok aydının, Sivas' ın demografik, sosyo kültürel ve inanç yapısı biliniyor olmasına rağmen inandığını söylemek adına sorumsuzca davranmış olması dahi bu yapılan katlimın yok sayılmasına mazeret olamaz.
Hiç bir şekilde tereddüt dahi etmeden içinde insanların olduğu bir otelin ateşe verilmesini hangi vicdan içine sindirebilir. Hangi insan evladı bu katliama gözünü kapatabilir. Aynı fikirde ol ya da olma, değil bir katliam bir tek cinayet bile nasıl mazur görülebilir.
Bu gün ben çok utandım. Örnek olmamız gereken çocuklarımızdan, konuyu anlatmakata güçlük çektiğim gençlerden, orada hayatını kaybeden insanlardan ve ailelerinden.
Ben bu gün insanlığımdan utandım.
Özür dilerim...
Sizi öldürenleri cezalandırabilecek kabiliyet ve dirayete sahip karar vericileri görevlendirecek insanların ülkemizi yönetmesini sağlayabilecek kişileri seçemeyen geri bırakılmış halkımın yetiştirilmesini sağlayacak yöneticileri yönetemeyen biz aydın geçinen okumuş takımından olmaktan utandım....
Yıl olmuş 2012 , aradan 19 sene geçmiş.
Bu süre zarfında ben okulu bitirdim, yüksek lisans yaptım, askere gittim, baba oldum, boşandım, eşim yeniden evlendi, yeniden anne oldu, oğlum liseye başladı, 3 kere iş yeri , 5 kere ev değiştirdim, birer ikişer sene ara ile aile büyüklerini laybettik, bir kaç yerel ve küresel kriz yaşandı, ülkeler yönetimler değiştirdi.....
1993 senesinde henüz birbirimize sms ve tweet atmıyor facebook'ta paylaşımlarda bulunmuyorduk. Metro ve metrobüs hayatımızda yoktu. Pluton güneş sisteminin parçası sayılıyordu. Hakan Şükür, Nihat Kahveci ve Arda Turan yurt dışı transferler yapmamış, dünya ve avrupa kupalarında 3. olmamış. Eurovisionu kazanmamıştık...
O gün doğanlar bu gün oy kullanıyor...
Ergenekon, balyoz ve şike davalarından kimlerin ne zamandır nasıl içeride yattığını bilirken bu aşşağılık katillerin bir tek gün bile ceza almadan haklarındaki davanın düşmüş olması Türkiye' nin asla alnından silemeyeceği bir lekedir.
Başta Aziz Nesin olmak üzere bir çok aydının, Sivas' ın demografik, sosyo kültürel ve inanç yapısı biliniyor olmasına rağmen inandığını söylemek adına sorumsuzca davranmış olması dahi bu yapılan katlimın yok sayılmasına mazeret olamaz.
Hiç bir şekilde tereddüt dahi etmeden içinde insanların olduğu bir otelin ateşe verilmesini hangi vicdan içine sindirebilir. Hangi insan evladı bu katliama gözünü kapatabilir. Aynı fikirde ol ya da olma, değil bir katliam bir tek cinayet bile nasıl mazur görülebilir.
Bu gün ben çok utandım. Örnek olmamız gereken çocuklarımızdan, konuyu anlatmakata güçlük çektiğim gençlerden, orada hayatını kaybeden insanlardan ve ailelerinden.
Ben bu gün insanlığımdan utandım.
Özür dilerim...
Sizi öldürenleri cezalandırabilecek kabiliyet ve dirayete sahip karar vericileri görevlendirecek insanların ülkemizi yönetmesini sağlayabilecek kişileri seçemeyen geri bırakılmış halkımın yetiştirilmesini sağlayacak yöneticileri yönetemeyen biz aydın geçinen okumuş takımından olmaktan utandım....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)